Dauda'nın Hikayesi

Dünya haritasına baktığımızda ülkelerin arasındaki sınırları çok kesin çizgiler halinde görebiliyoruz. Bu sınırlar çoğumuza sadece coğrafi sınırlar gibi gelebilir ama aslında sadece coğrafyayı değil, kültürleri, yaşam şartlarını ve yaşam olanaklarını da sınırlar. Haritada gördüğümüz çizgilerin bir tarafında bir insan bir hayat yaşarken, öbür tarafında bambaşka bir hayat yaşayabilir. Bunun örneklerini de, belki de en iyi şekilde, bu sınır kapılarında geçmeye cesaret eden insanların hayatlarında görebiliriz.

Kadidiatou Diallo (Daouda), Afrika’nın Mauritania şehrinde, Lafu kasabasında doğmuştur. Ailesinin şekillendirdiği inançları doğrultusunda, ailesini memnun etmek için yaşayan bir birey olarak yetişmiştir. Kasabanın pazarında, küçük stantlarında, 13 yaşında itibaren meyve, sebze ve et satmaya başlamıştır. Okula gitmeyi ne kadar istemiş olsa da, bunun için ne kadar yalvarmış olsa da, kasabada sadece bir tane okul olduğundan ve ailesinin imkanları bu okulun masraflarını karşılamaya el vermediğinden, okula gidip eğitim görme şansı olmamıştır. Kasabasında çoğunluğun evlendiği yaş olan 16 yaşında Daouda da evlenmiştir ve bundan bir yıl sonra da ilk erkek çocuğunu doğurmuştur.

Aradan birkaç yıl geçtikten sonra, finansal durumlar yeterli olmadığı için kocası önce şehir içinde sonra ise yakınlardaki şehirlerde çalışmaya başlamıştır. Daha sonrasında ise hala yeterli paraları olmadığı için kocası Amerikaya gitmiştir. Amerika’da iş bulduktan sonra, para biriktirip karısını ve oğlunu da kendisiyle beraber Amerikaya götürmüştür.

Amerikaya geldiğinde Daouda dil, yemek ve iş bakımından çok büyük zorluklar yaşamıştır. Başlarda işi yoktur, yemekler ona hali hazırda bildiklerinden çok daha farklı gelmektedir ve konuşmadığı bir dilde iletişim kurmakta zorlanmaktadır. Fakat zaman geçtikçe İngilizce öğrenmeye ve kendisiyle aynı dili konuşan insanlarla tanışmaya başlamıştır. Bunun yanı sıra çalışacak bir iş de bulmuştur ve kocasıyla birlikte biriktirdiği parayla aileleri için Mauritania’da beş tane ev yaptırmışlardır.

Amerikaya gidebilmek için sınır sınır kapısını aşan Daouda eski hayatından çok daha farklı bir hayat ile karşılaşmıştır. Amerikaya gitme seçimini belki de en çok etkileyen sebepler ailesinin ihtiyaçlarını karşılayabilmek, çocuğunun (ve gelecek çocuklarının) ondan daha iyi şartlar altında yetişmesini sağlamak olmuştur. Daouda, Amerika’da eğitimin önemini anlamış, çocuklarına da her gün bu önemi hatırlatmıştır.

Daouda’nın hikayesi Amerikaya gelmesiyle ona açılan kapıları anlatır. Eski hayatında, özellikle maddi anlamda zorluklar çeken Daouda, yeni hayatında çok daha farklı imkanlara sahip olmuştur. Küçükken okumak isteyip okuyamamış olmasına karşın kendi çocuklarının eğitimine çok önem vermiştir.

Bu dünyada Daouda gibi hayatları, bizim haritada sadece bir çizgi olarak gördüğümüz sınırların üstünden geçerek değişen birçok insan vardır. Bu insanlar alışmış oldukları hayatlarından, hem kendileri hem de aileleri için vazgeçip kendi ülkelerinde bulamadıkları imkanları başka ülkelerde ararlar. Yaptıkları bu yolculuklarla, çoğu, özlerini unutmasalar da başka bir insan haline gelir, geçmişe, yurtlarına olan kapıları kapanır. Fakat yaptıkları fedakarlıklar karşılığında da, yeni hayatlarında onlara birçok kapı açılır.

Yasmin K.